22 Nisan 2018 Pazar

0 Sarah MacLean - Bir Lordu Dize Getirmenin On Yolu (Love by Numbers #2)


~~~*~~~
"Burada geçirdiğim yıllar boyunca bana öğrettiğin bir şey varsa o da insanların görmek istedikleri şeyi gördüğüdür. "
~~~*~~~

Hızla historical romans türünde devam ederken kurgularından hoşlandığım Sarah MacLean kitaplarını okuyordum. Sırada da serinin 2. kitabı Bir Lordu Dize Getirmenin On Yolu vardı. 

Kadının kurgularındaki akıcılığı, sıkmayan olay döngüsünü, karakterlerin güçlü duruşlarını, gereksiz ayrılıklar yapmamasını çok sevdim. Ama özellikle iki kitabında da denk geldiğim o güçlü, ayakları üzerinde durup ne istediğini bilen ve savaşan kadın karakterlere bayıldım. Kitaplar cidden adının hakkını veriyordu. 

Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Isabel, yardıma muhtaç olan kadınları kendi evinde ağırlayan bir kadındır. Evine sığınan kadınların konumları, kim oldukları veya zengin mi fakir mi olduklarıyla ilgilenmeksizin evine alıyor, onlara sahip çıkıyordu. Ve şansına bir gün kapısına bir dükün kız kardeşi geliyor. Üstelik Lord Nicholas St. John'un arkadaşı olan dükün... hal böyle olunca bir sürü olay dizgisini de peşinde sürüklüyor.

~~~*~~~
"Bazen lordum, yapmak istemediğimiz şeyleri yapmak zorunda kalırız."
~~~*~~~

Nicholas, arkadaşının kız kardeşini bulmak için iz sürerken tamamen tesadüfi olarak Isabel ile karşılaşıp sonrasında evine gittiği de gerçeği fark ediyor. Sonrasında ise evde tek tuhaflığın aradığı kızın orada olmaması olmadığını da anlıyor. 

İşte olaylar da böylece başlıyor.

Isabel'in güçlü, ne istediğini bilen, sahip olduklarını korumayı kendine görev bilen ve koruması altındaki kızları düşünen tavırlarına hayran oldum. Bütün bunların yanında kimliğine bakmaksızın her kısa sıradan bir iş verip o evi hep beraber ayakta tutma çabaları ise süperdi.

Rock... kitapta bir Türk vardı. Bay Durukhan... onlar her ne kadar Rock deselerde aslında bir Türk. Böyle bir şeyi beklemediğim için şaşırdım ama memnunda oldum. Üstelik sadece bir Türk'ün kendinden daha üst kısıma ait olduğunu düşündüğü kıza aşık olması ve evdekilerin bunu onaylaması da takdir edilesiydi.

Nicholas'ın tavırları, karakteri ve Isabel karşı tutumu çok güzeldi.

~~~*~~~
"Biliyorum Isabel. Benden yardım istemeye cesaret edemezsin. Acizliğini göstermekten aşırı korkuyorsun."
"Belki de sizden yardım istemememin sebebi çoğunlukla korunmamız gereken kişilerin erkekler olmasıdır."
~~~*~~~

Gereksiz uzatma olmadan birbirlerine karşı olan duygularını kabullenmeleri ve bunları itiraf etmelerini de çok sevdim. 

Kitaba dair çok şey söylemek istiyor ama susuyorum spoiler vermemek için. Ama demesem içimde kalır diyeceğim bir şey var o da Dük Leighton'ın kız kardeşine karşı tavırları... açıkçası kibrinin kırılıp paramparça oluşunu okumak için sabırsızlanıyorum zira beni fazlasıyla sinir ediyor kendileri.

Ben kitabı çok sevdim bence 5 üzerinden 5 likti. Historical romans severlere ve romans severlere şiddetle tavsiye ederim. Mutlaka el atın bu seriye. 

~~~*~~~
"Şimdiye dek tanıdığım en inanılma kadın olduğunu düşünüyorum. Güçlüsün, güzelsin, zekisin ve çok tutkulusun. Bu yüzden hep senin yanında olmayı arzuluyorum. Nasıl olduğunu bilmiyorum fakat görünüşe göre sana sırılsıklam aşık oldum."
~~~*~~~


Kitabın adı    : Bir Lordu Dize Getirmenin On Yolu
Orijinal adı   : Ten Ways to Be Adored When Landing a Lord
Yazarı           : Sarah MacLean
Çevirmen      : Nihal Akcan
Seri bilgisi     : Love by Numbers #2
Yayınevi        : Nemesis Kitap
Sayfa sayısı    : 432

Kitabın tanıtım yazısı: 

Ülkenin en çok satan kadın dergisi, çapkın bekâr Nicholas St. John'u evlenilecek en gözde lord ilan ettiğinde genç adamın hayatı tam bir cehenneme dönüşür. Nereye giderse gitsin eş arayan hanımlar ve onların anneleri ile kuşatılmaya başlar. Leighton Dükü'nün kayıp kız kardeşini bulma görevi onu bu azap(!) dolu hayattan kurtaracak mükemmel bir tekliftir ve tam zamanında gelmiştir. Geçmişinde Bulan -avcı- adıyla bilinen Nick için bu görev çocuk oyuncağıdır ve bekâr kadınlardan uzaklaşması için harika bir bahanedir. Ama yakışıklı, zengin, cesur ve akıllı bir aristokrat kaderinden ne kadar kaçabilir ki?

Leydi Isabel içinse hayat hiç kolay değildir. Bakması gereken döküntü bir ev, okula göndermesi gereken küçük bir kont ve saklaması gereken bir düzine kadar kadın vardır. Buna karşılık elindeki para edecek tek şey annesinden yadigâr heykellerdir. Kısacası, herkesin ağzını sulandıran bir avdır.

Ve av ile avcı karşılaştıklarında tüm roller allak bullak olacaktır...

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın